kurub (قرب)
kelime https://kelime.com/arama/kurub
OS / KAMUSU’L-MUHİT-1814 Firuzabadi (1814).Kurub.Ahmed Asım (çev.),Kamusu’l-Muhit. https://kelime.com/kelime/kurub/63335d24101dea5b8e1a27ab-63335d2407ef266044b3d7f1/os/tumu/kmt Firuzabadi."Kurub." Kamusu’l-Muhit, çev. Ahmed Asım,1814, kelime.com, https://kelime.com/kelime/kurub/63335d24101dea5b8e1a27ab-63335d2407ef266044b3d7f1/os/tumu/kmt Firuzabadi."Kurub." Kamusu’l-Muhit, çev. Ahmed Asım,İstanbul, 1814. Kelime.com. https://kelime.com/kelime/kurub/63335d24101dea5b8e1a27ab-63335d2407ef266044b3d7f1/os/tumu/kmt

اَلْكُرُوبُ [el-kurûb] (قُعُودٌ [ku’ûd] vezninde) Bir nesne pek yakın olmak ma’nâsınadır ki bundan gelip çatmak ile ta’bîr olunur; yukâlu: كَرَبَ اْلأَمْرُ كُرُوبًا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ إِذَا دَنَا Ve bir kimse bir işi hemân işlemek üzere olmak ma’nâsınadır ki ma’nâ-yı mezbûrdan me’hûzdur; yukâlu: كَرَبَ الرَّجُلُ أَنْ يَفْعَلَ كَذَا أَيْ كَادَ أَنْ يَفْعَلَ كَذَا Ve bu, ef’âl-i mukârebe cümlesindendir. Ve كُرُوبٌ [kûrûb] كُرَابَةٌ [kurâbet] ekl eylemek ma’nâsınadır; yukâlu: كَرَبَ الرَّجُلُ إِذَا أَكَلَ الْكُرَابَةَ Ve güneş batmak üzere olmak ma’nâsınadır ki ma’nâ-yı evvelden me’hûzdur; yukâlu: كَرَبَتِ الشَّمْسُ إِذَا دَنَتْ لِلْمَغِيبِ ve yukâlu: كَرَبَتْ حَيَاةُ النَّارِ إِذَا قَرُبَ انْطِفَاؤُهَا Ve davara ağır yük yükletmek ma’nâsına isti’mâl olunur ki gam ve tasa ma’nâsından me’hûzdur; yukâlu: كَرَبَ النَّاقَةَ إِذَا أَوْقَرَهَا Ve ekmekçi ekmek açarken oklavayı takırdatmak ma’nâsınadır; yukâlu: كَرَبَ الْخَبَّازُ إِذَا طَقْطَقَ الْكَرِيبَ

Diğer Diller

os: قرب

Çekim ve Türev
(Osmanlıca) Diğer Madde Başlıklarında (1)
kurub (قرب)
kelime https://kelime.com/arama/kurub
OS / VANKULU LÜGATI-1589

اَلْقُرْبُ [el-kurb] (kâf’ın zammı ve râ’nın sükûnuyla) Yakın olmak; yukâlu: قَرُبَ الشَّيْءُ يَقْرُبُ قُرْبًا مِنَ الْبَابِ الْخَامِسِ إِذَا دَنَا Ve kavluhu ta’âlâ: ﴿إِنَّ رَحْمَتَ اللهِ قَرِيبٌ مِنَ الْمُحْسِنِينَ﴾ (الأعراف 56) وَلَمْ يَقُلْ قَرِيبَةٌ لِأَنَّهُ أَرَادَ بِالرَّحْمَةِ الْإِحْسَانَ وَلِأَنَّ مَا لَا يَكُونُ تَأْنِيثُهُ حَقِيقِيًّا جَازَ تَذْكِيرُهُ فِيهِ تَأَمُّلٌ فَإِنَّ ذَلِكَ الْجَوَازَ فِي الْإِسْنَادِ إِلَى الظَّاهِرِ دُونَ الضَّمِيرِ وَقَالَ الْفَرَّاءُ إِذَا كَانَ الْقَرِيبُ فِي مَعْنَى الْمَسَافَةِ يُذَكَّرُ وَيُؤَنَّثُ وَإِذَا كَانَ بِمَعْنَى النَّسَبِ يُؤَنَّثُ بِلَا اخْتِلَافٍ بَيْنَهُمْ تَقُولُ هَذِهِ الْمَرْأَةُ قَرِيبَتِي أَيْ ذَاتُ قَرَابَتِي ve قُرْبٌ [kurb]بُعْدٌ [bu’d]un zıddına dahi ıtlâk olunur. Ve قُرُبٌ [kurub] (râ’nın zammıyla) ve قُرْبٌ [kurb] (râ’nın sükûnuyla) عُسُرٌ ['usur] ve عُسْرٌ ['usr] gibi, شَاكِلَةٌ [şâkilet]ten مَرَاقُّ بَطْنٍ [merâkku batn]a varıncadır. Ve شَاكِلَةٌ [şâkilet] şîn-i mu’ceme ile böğürdür, خَاصِرَةٌ [hâsiret] ma’nâsına. Ve مَرَاقُّ [merâkk] mîm’in fethi ve kâf’ın teşdîdiyle karnın yumuşak yerine derler. Ve قُرْبٌ [kurb] Rahimde olan karâbete de derler, 'alâ-mâ merre.

Osmanlıca Tüm Çekim ve Benzerlerde Arama (-)

Daha fazla sonuç göster
Osmanlıca Tüm Madde Anlamlarında Arama (-)

Daha fazla sonuç göster
MİSAFİR KULLANICI
  • 10 Sözlük İçinde Arama
  • 3 Kelime Günlük Sorgu
  • 2 Hassas Arama Sonucu
  • 2 Benzerlerde Arama Sonucu
  • 2 Anlamlar İçerisinde bulma
  • 2 Metinler İçerisinde bulma
  • 500 Karakter Günlük Çeviri
  • 2 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Yok
  • Kelime Kökeni Yok
  • Gelişmiş Filtre Yok
  • Reklam Gösterimi
ÜCRETSİZ KAYDOL
  • 25 Sözlük İçinde Arama
  • 5 Kelime Günlük Sorgu
  • 4 Hassas Arama Sonucu
  • 4 Benzerlerde Arama Sonucu
  • 4 Anlamlar İçerisinde bulma
  • 4 Metinler İçerisinde bulma
  • 1000 Karakter Günlük Çeviri
  • 3 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Var
  • Kelime Kökeni Var
  • Gelişmiş Filtre Var
  • Reklam Gösterimi Yok
ABONE KURUMLAR
  • 50 Sözlük İçinde Arama
  • 250 Kelime Günlük Sorgu
  • Sınırsız Arama
  • Sınırsız Benzerlerde Arama
  • Sınırsız İçerisinde bulma
  • Sınırsız Metinlerde bulma
  • 10000 Karakter Günlük Çeviri
  • 100 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Var
  • Kelime Kökeni Var
  • Gelişmiş Filtre Var
  • Reklam Gösterimi Yok