lugaz (لغز)
kelime https://kelime.com/arama/lugaz
OS / KAMUSİ TÜRKİ-1901 Şemseddin Sami. (1901).Lugaz.Kamus-i Türki. https://kelime.com/kelime/lugaz/63335c84101dea5b8e18a599-63335c847d1b283c3f1103bf/os/tumu/kts Şemseddin Sami."Lugaz." Kamus-ı Türki, 1901, kelime.com, https://kelime.com/kelime/lugaz/63335c84101dea5b8e18a599-63335c847d1b283c3f1103bf/os/tumu/kts Şemseddin Sami."Lugaz." Kamus-i Türki, İstanbul, 1901. Kelime.com. https://kelime.com/kelime/lugaz/63335c84101dea5b8e18a599-63335c847d1b283c3f1103bf/os/tumu/kts

iz. ar. cm: elgâz. Fehmi ve halli müşkil olacak sûrette uydurulmuş söz, bilmece, yanıltmaç.

Diğer Diller

os: لغز

Çekim ve Türev
(Osmanlıca) Diğer Madde Başlıklarında (3)
lugaz (لغز)
kelime https://kelime.com/arama/lugaz
OS / KAMUSU’L-MUHİT-1814

اَللُّغْزُ [el-lugz] (lâm’ın zammıyla) ve اَللُّغُزُ [el-luguz] (zammeteynle) ve اَللَّغَزُ [el-legaz] (fethateynle) ve اَللُّغَزُ [el-lugaz] (صُرَدٌ [surad] vezninde) ve اَللُّغَيْزَاءُ [el-lugayzâ’] (حُمَيْرَاءُ [humeyrâ’] vezninde) ve اَللُّغَّيْزَى [el-luggayzâ] (gayn’ın teşdîdiyle سُمَّيْهَى [summeyhâ] vezninde) ve اَلْأُلْغُوزَةُ [el-ulgûzet] (أُضْحُوكَةٌ [udhûket] vezninde) Murâd ta’miye olunmuş ya’nî mestûrü’l-merâm olan kelâma denir, Fârisîde çîstân ve Türkîde bilmece ta’bîr olunur. Niteki üdebâ’ ve şu’arâ’ nazmen ve nesren bir nesneyi nâzükâne setr ve ta’miye ile tertîb ederler, mu’ammâdan farkı lügaz su’âl tarîkiyle olur. Ve dört evvelkilerin cem’i أَلْغَازٌ [elgâz] ve لُغْزٌ [lugz] lâm’ın zammı ve fethiyle. Ve لُغَزٌ [lugaz] (صُرَدٌ [surad] vezninde) Keler ve fâre ve ‘Arab tavşanı ta’bîr olunan yaban fâresinin yuvalarına denir, tevriye ve ta’miye ile hafr eylediklerine mebnî. Fi’l-asl ‘Arab tavşanının yuvasına ıtlâk olunur idi ki نَافِقَاءُ [nâfika’] ile قَاصِعَاءُ [kâsi’â’] aralığını ka’r-ı zemîne doğru müstakîmen hafr eyledikten sonra yemînen ve şimâlen ‘arzı yılan eyegüsü gibi burgaç olarak hafr eder, tâ ki bulunması düşvâr ola. Ba’dehu bu tarz üzere burgaç olup sa’bü’s-sülûk olan yola da ıtlâk olunur; lağımlarda olan sıçan yolu ondan me’hûzdur. Ve نَافِقَاءُ [nâfikâ’] öte tarafta yer yüzüne hurûca toprağı pek az ve yufka kalmış yuvasına denir ki beri taraftan tazyîk olundukta hemân oradan firâr eder. Ve قَاصِعَاءُ [kâsi’â’] medhali olan yuvasına denir.

Osmanlıca Tüm Çekim ve Benzerlerde Arama (-)

Daha fazla sonuç göster
Osmanlıca Tüm Madde Anlamlarında Arama (-)

Daha fazla sonuç göster
MİSAFİR KULLANICI
  • 10 Sözlük İçinde Arama
  • 3 Kelime Günlük Sorgu
  • 2 Hassas Arama Sonucu
  • 2 Benzerlerde Arama Sonucu
  • 2 Anlamlar İçerisinde bulma
  • 2 Metinler İçerisinde bulma
  • 500 Karakter Günlük Çeviri
  • 2 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Yok
  • Kelime Kökeni Yok
  • Gelişmiş Filtre Yok
  • Reklam Gösterimi
ÜCRETSİZ KAYDOL
  • 25 Sözlük İçinde Arama
  • 5 Kelime Günlük Sorgu
  • 4 Hassas Arama Sonucu
  • 4 Benzerlerde Arama Sonucu
  • 4 Anlamlar İçerisinde bulma
  • 4 Metinler İçerisinde bulma
  • 1000 Karakter Günlük Çeviri
  • 3 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Var
  • Kelime Kökeni Var
  • Gelişmiş Filtre Var
  • Reklam Gösterimi Yok
ABONE KURUMLAR
  • 50 Sözlük İçinde Arama
  • 250 Kelime Günlük Sorgu
  • Sınırsız Arama
  • Sınırsız Benzerlerde Arama
  • Sınırsız İçerisinde bulma
  • Sınırsız Metinlerde bulma
  • 10000 Karakter Günlük Çeviri
  • 100 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Var
  • Kelime Kökeni Var
  • Gelişmiş Filtre Var
  • Reklam Gösterimi Yok