(f. i.) : 1) kab, zarf. 2) çamur, (bkz. : vehal).

اَللَّيُّ [el-leyy] (lâm’ın fethi ve yâ’nın teşdîdiyle) ve اَللُّوِيُّ [el-luviyy] (عُتِيٌّ ['utiyy] vezninde) İp makûlesini burup bükmek ma’nâsınadır; yukâlu: لَوَى الْحَبْلَ لَيًّا وَلُوِيًّا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا فَتَلَهُ وَثَنَاهُ Ve oğlan yirmi yaşına varmak ma’nâsınadır, gûyâ ki kemâl-i kuvvete varmakla sâ’irin kollarını büker olur; yukâlu: لَوَى الْغُلَامُ إِذَا بَلَغَ عِشْرِينَ Ve bir işte sür’at ve ikdâm eylemeyip tekâsül eylemek ma’nâsına müsta’meldir; yukâlu: لَوَى عَنِ الْأَمْرِ إِذَا تَثَاقَلَ Ve لَيٌّ [leyy] ve لَيَانٌ [leyân] (بَيَانٌ [beyân] vezninde) Bir kimseden bir lâkırdıyı yâ bir haberi bildirmemek için büküp kıvırmakla ketm ve ihfâ eylemek ma’nâsına müsta’meldir; tekûlu: لَوَى عَنِّي أَمْرَهُ لَيًّا وَلَيَانًا أَيْ طَوَاهُ Ve لَيٌّ [leyy] Bir nesneye pek meyl ve ikbâl eylemek yâhûd muntazır olmak ma’nâsınadır; yukâlu: لَوَى عَلَيْهِ إِذَا عَطَفَ أَوِ انْتَظَرَ Ve başı bir tarafa doğru çevirip imâle kılmak ma’nâsınadır; yukâlu: لَوَى بِرَأسِهِ إِذَا أَمَالَ بِهِ Ve deve kuyruğunu beri öte salıp oynatmak ma’nâsınadır; yukâlu: لَوَتِ النَّاقَةُ بِذَنَبِهَا إِذَا حَرَّكَتْ Ve bir adamı sâ’ir üzere tercîh ve ihtiyâr eylemek ma’nâsınadır; yukâlu: لَوَى فُلَانًا عَلَى فُلَانٍ إِذَا آثَرَهُ

اَللَّيَّةُ el-leyyet] (lâm’ın ve yâ-yı müşeddedenin fethiyle) لَيٌّ [leyy] mâddesinden binâ-i merredir, bir kerre burmak ve bükmek ma’nâsınadır; cem’i لِوَى [livâ] gelir, رِضَا [ridâ] vezninde.

اَللَّيُّ [el-leyy] (طَيٌّ [tayy] vezninde) ve اَللِّيُّ [el-liyy] ve اَللِّيَّانُ [el-liyyân] (lâm’ların kesriyle) Borcu edâ eylemeyip 'avk ve te’hîr eylemek ma’nâsınadır; yukâlu: لَوَاهُ دَيْنَهُ وَبِدَيْنِهِ لَيًّا وَلِيًّا وَلِيَّانًا إِذَا مَطَلَهُ Ve bir adamın hakkını inkâr eylemek ma’nâsınadır; yukâlu: لَوَاهُ بِحَقِّهِ إِذَا جَحَدَهُ إِيَّاهُ

For me, etc.

vn. & s. 1. A twisting yarn. 2. A turning the head to or from one. 3. A putting off, deferring a creditor; delay.

comp. See in ل li.