iz. ar. cm: a‘câz 1. tş. Sağrı, insan ve hayvanın gerisi, kıçı; عظم العجز azmü’l-acz = kuyruk sokumu kemiği. 2. Ed. Beytin son kelimesi.

iz. ar. İktidarsızlık, beceriksizlik, el yetmeme: ben aczimi mu‘terifim; aczimle beraber hizmet hevesiyle bu işe teşebbüs ettim; izhâr-ı acz etmek = iktidarsızlığını itirâf ve dermiyân etmek.

عن aciz olmak, عن gücü yetmemek. Az kullanılan anlamları ise şunlardır; عن aciz kalmak, عن başaramamak, عن başarısız olmak, عن becerememek, عن yapamamak, عن yetersiz kalmak.

(kadın) ihtiyarlamak, .

Aciz bırakmak, engellemek. Az kullanılan anlamları ise şunlardır; mahrum etmek, yetersiz kılmak, olanak vermemek, önlemek, önüne geçmek, zayıflatmak.

But, kıç. Az kullanılan anlamları ise şunlardır; terki, عَظْمُ العَجُز tıp. sakrum, العَجُز gr. acuz, kaba et, binek hayvanın sağrısı, kuyruksokumu kemiği, iki kelimeden oluşan (mürekkeb) bir yapının ikinci kısmı. örn. خَمْسَةَ عَشَرَ de, sağrı ke-miği, عَشَرَ acuzdur, popo, bel omurları ile kuyruk so-kumu arasındaki eklemsiz belomuru kısmı, kalça, makat, omurganın beş omurdan oluşan alt kısmı, aşılanmış tomurcuk.

(a. i.) : beceriksizlik.

(a. i.) : (bkz. : acz).

Acizlik, güçsüzlük, zayıflık, eksiklik, sakatlık. Az kullanılan anlamları ise şunlardır; عَنْ yapamama, yeteneksizlik, eksik, yetersizlik, yapamama, yokluk, iktidarsızlık, bedensel ve zihinsel güçsüzlük / yetersizlik, kıtlık, sıkıntı, elinden bir şey gelmemek, maluliyet, pısırıklık, beceriksizlik, kıç, hesap açığı, cinsi yönden iktidarsızlık, kusur, aciz kalma.

عن aciz olmak, عن gücü yetmemek, .