ظفر (zafer)
kelime https://kelime.com/arama/ظفر

اَلظَّفَرُ [ez-zafer] (fethateynle) Maksûda vâsıl olmak, فَوْزٌ [fevz] ma’nâsına; yukâlu: ظَفِرَ بِعَدُوِّهِ وَظَفِرَهُ أَيْضًا مِثْلُ لَحِقَ بِهِ وَلَحِقَهُ Ve ظَفَرٌ [zafer] Gözde zikr olunan deri bitmek. Ve Ahfeş eyitti: ظَفِرْتُ عَلَيْهِ dahi derler, ظَفِرْتُ بِهِ ma’nâsına. Ve ظَفَرٌ [zafer] Rü’yet ma’nâsına da gelir; yukâlu: مَا ظَفِرَتْكَ عَيْنَيَّ مُنْذُ زَمَانٍ أَيْ مَا رَأَتْكَ Ve ظَفَرٌ [zafer] Düz yere dahi derler ki ot bitire.

Diğer Diller

tr: zafer

Çekim ve Türev
(Osmanlıca) Diğer Madde Başlıklarında (10)
ظفر (zufr)
kelime https://kelime.com/arama/ظفر
OS / KAMUSU’L-MUHİT-1814

اَلْأُظْفُورُ [el-uzfûr] (أُسْلُوبٌ [uslûb] vezninde) Bu dahi tırnağa denir. Cevherî’nin أُظْفُورٌ [uzfûr] dahi ظُفُرٌ [zufur]un cem’idir demesi galattır, zîrâ أُظْفُورٌ [uzfûr] müfreddir, niteki şâ’irin işbu “مَا بَيْنَ لُقْمَتِهَا الْأُولَى إِذَا انْحَدَرَتْ || وَبَيْنَ أُخْرَى تَلِيهَا قَيْدُ أُظْفُورٍ” beytinde müfred olarak vâriddir. Misbâh sâhibi Cevherî’yi tugyân-ı kaleme haml ile insâf eylemiştir, أَظْفُرٌ tahrîr edecek iken zeyg-i kaleme vâv ziyade olmuştur; ve tekûlu’l-‘Arab: رَجُلٌ مُقَلَّمُ الظُّفُرِ أَوْ كَلِيلُ الظُّفُرِ أَيْ مَهِينٌ Ya’nî “Ferd-i vâhide îrâs-ı zarar eder makûlesi değildir, zebûn ve zelîldir.” Ve ظُفْرٌ [zufr] Bir dericiğe denir ki ma’âzallâhi ta’âlâ gözde hâdis olup gözü örtmekle rü’yetine mâni’ olur. Salâbette tırnağa teşbîh olunmuştur. Kütüb-i tıbbiyyede bu ظَفَرَةٌ [zaferet] 'unvânında mersûm ve bir 'illettir ki tabaka-i mültehamede yâhûd gözü ihâta eden hicâbda hâdis olur bir ziyâdeliktir, ekserî gözün pınarında zuhûr eder, gâh sarı ve gâhî kızıl ve gâhça donuk olur ve gâhça mümtedd olup tabaka-i karniyyeye doğru yürüyüp gözün bebeğini örter ve görmeğe zarar eder diye meşrûhtur. Ve bu, perde ta’bîr eyledikleri 'illet olacaktır. Ve ظُفْرٌ [zufr] Yayın kiriş düğümlendiği yerden ucuna varınca, 'alâ-kavlin yayın ucuna ıtlâk olunur; yukâlu: قَوْسٌ لَطِيفَةُ الظُّفْرِ وَهُوَ مَا وَرَاءَ مَعْقِدِ الْوَتَرِ إِلَى طَرَفِ الْقَوْسِ أَوْ طَرَفُ الْقَوْسِ Ve ظُفْرٌ [zufr] Yemen’de bir hısn adıdır. Ve nefy makâmında kes ve kimse ma’nâsına isti’mâl ederler; yukâlu: مَا بِالدَّارِ ظُفْرٌ أَيْ أَحَدٌ Ve nefs ve zât ma’nâsına müsta’meldir; tekûlu: مَا رَأَيْتُهُ بِظُفْرِهِ أَيْ بِنَفْسِهِ 'Alâka, cüz’iyyet ve külliyyettir.

ظفر (zufir)
kelime https://kelime.com/arama/ظفر
OS / KAMUSİ TÜRKİ-1901

iz. ar. cm: ezfâr. tş. Tırnak.

ظفر (zufr)
kelime https://kelime.com/arama/ظفر
Osmanlıca Tüm Çekim ve Benzerlerde Arama (-)

Daha fazla sonuç göster
Osmanlıca Tüm Madde Anlamlarında Arama (-)

Daha fazla sonuç göster
MİSAFİR KULLANICI
  • 10 Sözlük İçinde Arama
  • 3 Kelime Günlük Sorgu
  • 2 Hassas Arama Sonucu
  • 2 Benzerlerde Arama Sonucu
  • 2 Anlamlar İçerisinde bulma
  • 2 Metinler İçerisinde bulma
  • 500 Karakter Günlük Çeviri
  • 2 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Yok
  • Kelime Kökeni Yok
  • Gelişmiş Filtre Yok
  • Reklam Gösterimi
ÜCRETSİZ KAYDOL
  • 25 Sözlük İçinde Arama
  • 5 Kelime Günlük Sorgu
  • 4 Hassas Arama Sonucu
  • 4 Benzerlerde Arama Sonucu
  • 4 Anlamlar İçerisinde bulma
  • 4 Metinler İçerisinde bulma
  • 1000 Karakter Günlük Çeviri
  • 3 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Var
  • Kelime Kökeni Var
  • Gelişmiş Filtre Var
  • Reklam Gösterimi Yok
ABONE KURUMLAR
  • 50 Sözlük İçinde Arama
  • 250 Kelime Günlük Sorgu
  • Sınırsız Arama
  • Sınırsız Benzerlerde Arama
  • Sınırsız İçerisinde bulma
  • Sınırsız Metinlerde bulma
  • 10000 Karakter Günlük Çeviri
  • 100 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Var
  • Kelime Kökeni Var
  • Gelişmiş Filtre Var
  • Reklam Gösterimi Yok