(a. i.) : hora tepme, sıçrıyarak oynama, dans etme, Dâ-ürraks : hek. vücûdun bir yerine musallat olan ve orayı daimî harekette bulunduran asabî bir hastalık. raks-ı mükerrer : tekrar tekrar yapılan raks, döne döne oynama.

iz. ar. Hora tepme, oynama, sıçrama, hora: sevincinden raks etmeye başladı.

اَلرَّقْصُ [er-raks] (نَقْصٌ [naks] vezninde) Kalkıyıp oynamak ma’nâsınadır; yukâlu: رَقَصَ الرَّقَّاصُ رَقْصًا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ إِذَا لَعِبَ Ve serâb yalabıyıp oynamak ma’nâsına müsta’meldir; yukâlu: رَقَصَ الْآلُ إِذَا اضْطَرَبَ Ve küpte şarâb kaynamak ma’nâsına müsta’meldir; yukâlu: رَقَصَتِ الْخَمْرُ إِذَا غَلَتْ Ve رَقْصٌ [raks] ve رَقَصٌ [rakas] (fethateynle) ve رَقَصَانٌ [rakâsân] (fetehâtla) Yelerek yürümek ma’nâsına müsta’meldir; yukâlu: رَقَصَ الْبَعِيرُ رَقْصًا وَرَقَصًا وَرَقَصَانًا إِذَا خَبَّ وَلاَ يَكُونَ الرَّقْصُ إِلاَّ لِلاَّعِبِ وَالْإِبِلِ وَلِمَا سِوَاهُ الْقَفْزُ وَالنَّقْزُ Ya’nî işbu رَقْصٌ [raks] mâddesi ki kalkıyıp oynamak ma’nâsınadır, hemân rakkâs ile deveye mahsûstur, mâ-'adâ hayvânda olur ise قَفْزٌ [kafz] ve نَقْزٌ [nakz] ıtlâk olunur.

اَلرَّقْشُ [er-rakş] نَقْشٌ [nakş] vezninde ve mürâdifidir; yukâlu: رَقَشَهُ رَقْشًا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ إِذَا نَقَشَهُ

vn. & s. 1. A dancing; a dance. 2. An oscillating or pulsating in rhythmical movement; regular oscillation, vibration or pulsation.

اَلرَّقْصُ [er-raks] (râ’nın fethi ve kâf’ın sükûnuyla) Hareket etmek; yukâlu: رَقَصَ الْآلُ إِذَا اضْطَرَبَ Ve آل [âl] elifin meddiyle serâbdır ki yaz günlerinde ıssı havâlarda su gibi görünür. Ve şarâb kaymamağa başlamağa dahi derler.