ربض (rabad)
kelime https://kelime.com/arama/ربض
OS / KAMUSU’L-MUHİT-1814 Firuzabadi (1814).ربض.Ahmed Asım (çev.),Kamusu’l-Muhit. https://kelime.com/kelime/%D8%B1%D8%A8%D8%B6/63335a8d101dea5b8e13219c-63335d3b07ef266044b46d38/os/tumu/kmt Firuzabadi."ربض." Kamusu’l-Muhit, çev. Ahmed Asım,1814, kelime.com, https://kelime.com/kelime/%D8%B1%D8%A8%D8%B6/63335a8d101dea5b8e13219c-63335d3b07ef266044b46d38/os/tumu/kmt Firuzabadi."ربض." Kamusu’l-Muhit, çev. Ahmed Asım,İstanbul, 1814. Kelime.com. https://kelime.com/kelime/%D8%B1%D8%A8%D8%B6/63335a8d101dea5b8e13219c-63335d3b07ef266044b46d38/os/tumu/kmt

اَلرَّبَضُ [er-rabad] (fethateynle) Bağırsaklara denir, ‘alâ-kavlin karında yürekten mâ-‘adâ cümle ahşâ’ ve eczâya denir; yukâlu: رَمَى الْجَزَّارُ رَبَضَ الْمَذْبُوحِ أَيِ الْأَمْعَاءَ أَوْ مَا فِي الْبَطْنِ سِوَى الْقَلْبِ Ve şehrin sûr ve bârûsuna ve şaranpoya denir; Esâs’ın beyânına göre varoşa ıtlâk olunur. Ve koyun ve keçi mandırasına ve ağılına denir; yukâlu: سَاقَ الْغَنَمَ إِلَى رَبَضِهَا أَيْ مَأْوَاهَا Ve pâlân ve semer ipine, ‘alâ-kavlin yerden tarafa aşağısında olan iplere mahsûstur, yukarısında olana ıtlâk olunmaz. Ve bir adama kût ve gıdâ-yı kâfî olan süte denir ve minhu’l-meselu: hمِنْكَ رَبَضُكَ وَإِنْ كَانَ سَمَارًاh أَيْ مِنْكَ أَهْلُكَ وَخَدَمُكَ وَإِنْ كَانُوا مُقَصِّرِينَ Ya’nî “Akârib ve etbâ’ ve müte’allakâtın sendendir, her ne kadar denâ’et edip ri’âyet ve hizmette mukassir olurlar ise de.” Mesel-i mezbûr bir adamın ehl ve etbâ’ı her ne kadar hilâf-ı meşreb hareket ederler ise de nâçâr tahammül ile müsâmaha kıl diyecek mevki’de îrâd olunur. Bu mesel hأَنْفُكَ مِنْكَ وَلَوْ كَانَ أَجْدَعَh meseline akrebdir. Ve رَبَضٌ [rabad] Bir nesnenin nâhiye ve cânibine denir. Ve şol kolana denir ki kuşak gibi devenin iki yanlarından çekip kaba uyluklarından aşırırlar. Ve رَبَضٌ [rabad] Herkesin me’vâ ve merci’ ve müsterâh ittihâz eyledikleri mahalle denir; hâne ve ehl ve akribâ’ ve mâl gibi me’vâ-yı ganemden me’hûzdur; yukâlu: لِفُلاَنٍ رَبَضٌ وَهُوَ كُلُّ مَا يَأْوَى إِلَيْهِ وَيُسْتَرَاحُ لَدَيْهِ مِنْ أَهْلٍ وَقَرِيبٍ وَمَالٍ وَبَيْتٍ وَنَحْوِهِ [Ve] رَبَضٌ [rabad] lafzının cem’i أَرْبَاضٌ [erbâd] gelir.

Diğer Diller

tr: rabad

Çekim ve Türev
(Osmanlıca) Diğer Madde Başlıklarında (7)
ربض (rabd)
kelime https://kelime.com/arama/ربض
OS / KAMUSU’L-MUHİT-1814

اَلرَّبْضُ [er-rabd] (قَبْضٌ [kabd] vezninde) ve اَلرَّبْضَةُ [er-rabdat] (hâ’yla) ve اَلرُّبُوضُ [er-rubûd] (قُعُودٌ [ku’ûd] vezninde) Koyun ve keçi ve âhû makûlesi diz çöküp oturmak ma’nâsınadır; yukâlu: رَبَضَتِ الشَّاةُ رَبْضًا وَرَبْضَةً وَرُبُوضًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي مِثْلُ بَرَكَتِ الْإِبِلُ Ve minhu kavluhu 'aleyhi’s-selâm li’d-dahhâk ve kad be’asehu ilâ kavmihi Benî 'Âmir: hإِذَا أَتَيْتَهُمْ فَارْبِضْ فِي دَارِهِمْ ظَبْيًاh أَيْ أَقِمْ آمِنًا كَالظَّبْيِ فِي كِنَاسِهِ أَوْ لاَ تَأْمَنْهُمْ بَلْ كُنْ يَقِظًا مُتَوَحِّشًا فَإِنَّكَ بَيْنَ أَظْهُرِ الْكَفَرَةِ Ya’nî hadîs-i mezbûru iki vech-i mukâbil ile tefsîr eylediler. Vech-i evvel: “Yâ dahhâk, sen kavmine vardıkta âhû kendi yatağında ne gûne emîn ve fârigu’l-bâl ve müsterîh olursa sen dahi derûnuna aslâ endîşe ve hadşe getirmeyip öylece müsterîhü’l-bâl olasın.” Vech-i sânî: “Yâ dahhâk, sen kavmine vardıkta âhû kısmı ne gûne mütevahhiş ve mütebassır ve etrâfa çeşm ve gûş olurlar ise sen dahi öylece mütebassır ve müteyakkız olup gâfil olmayasın, zîrâ etrâfın bi’l-cümle küffâr olmakla sen kefere içre kalırsın.” Ve رَبْضٌ [rabd] ve رُبُوضٌ [rubûd] Sükûn ve istirâhat için bir kimseye yâ bir yere îvâ ve ilticâ eylemek ma’nâsınadır; yukâlu: رَبَضَهُ رَبْضًا وَرُبُوضًا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ وَالثَّانِي إِذَا آوَى إِلَيْهِ Ve koç kısmı koyunlara aşmaktan usanıp min-ba’d terk ve 'udûl eylemek, 'alâ-kavlin aşmaktan bî-tâb olup 'âciz olmak ma’nâsınadır; yukâlu: رَبَضَ الْكَبْشُ عَنِ الْغَنَمِ رَبْضًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا تَرَكَ سِفَادَهَا وَعَدَلَ أَوْ عَجَزَ عَنْهُ Ve arslan şikârı üzere ve hasm hasmı üzere avrılıp çökmek ma’nâsınadır; yukâlu: رَبَضَ الْأَسَدُ عَلَى فَرِيسَتِهِ وَالْقِرْنُ عَلَى قِرْنِهِ إِذَا بَرَكَ Ve gece karanusu birden basmak ma’nâsına müsta’meldir; yukâlu: رَبَضَ اللَّيْلُ إِذَا أَلْقَى بِنَفْسِهِ

ربض (rubud)
kelime https://kelime.com/arama/ربض
OS / KAMUSU’L-MUHİT-1814

اَلرَّبْضُ [er-rabd] (قَبْضٌ [kabd] vezninde) ve اَلرَّبْضَةُ [er-rabdat] (hâ’yla) ve اَلرُّبُوضُ [er-rubûd] (قُعُودٌ [ku’ûd] vezninde) Koyun ve keçi ve âhû makûlesi diz çöküp oturmak ma’nâsınadır; yukâlu: رَبَضَتِ الشَّاةُ رَبْضًا وَرَبْضَةً وَرُبُوضًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي مِثْلُ بَرَكَتِ الْإِبِلُ Ve minhu kavluhu 'aleyhi’s-selâm li’d-dahhâk ve kad be’asehu ilâ kavmihi Benî 'Âmir: hإِذَا أَتَيْتَهُمْ فَارْبِضْ فِي دَارِهِمْ ظَبْيًاh أَيْ أَقِمْ آمِنًا كَالظَّبْيِ فِي كِنَاسِهِ أَوْ لاَ تَأْمَنْهُمْ بَلْ كُنْ يَقِظًا مُتَوَحِّشًا فَإِنَّكَ بَيْنَ أَظْهُرِ الْكَفَرَةِ Ya’nî hadîs-i mezbûru iki vech-i mukâbil ile tefsîr eylediler. Vech-i evvel: “Yâ dahhâk, sen kavmine vardıkta âhû kendi yatağında ne gûne emîn ve fârigu’l-bâl ve müsterîh olursa sen dahi derûnuna aslâ endîşe ve hadşe getirmeyip öylece müsterîhü’l-bâl olasın.” Vech-i sânî: “Yâ dahhâk, sen kavmine vardıkta âhû kısmı ne gûne mütevahhiş ve mütebassır ve etrâfa çeşm ve gûş olurlar ise sen dahi öylece mütebassır ve müteyakkız olup gâfil olmayasın, zîrâ etrâfın bi’l-cümle küffâr olmakla sen kefere içre kalırsın.” Ve رَبْضٌ [rabd] ve رُبُوضٌ [rubûd] Sükûn ve istirâhat için bir kimseye yâ bir yere îvâ ve ilticâ eylemek ma’nâsınadır; yukâlu: رَبَضَهُ رَبْضًا وَرُبُوضًا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ وَالثَّانِي إِذَا آوَى إِلَيْهِ Ve koç kısmı koyunlara aşmaktan usanıp min-ba’d terk ve 'udûl eylemek, 'alâ-kavlin aşmaktan bî-tâb olup 'âciz olmak ma’nâsınadır; yukâlu: رَبَضَ الْكَبْشُ عَنِ الْغَنَمِ رَبْضًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا تَرَكَ سِفَادَهَا وَعَدَلَ أَوْ عَجَزَ عَنْهُ Ve arslan şikârı üzere ve hasm hasmı üzere avrılıp çökmek ma’nâsınadır; yukâlu: رَبَضَ الْأَسَدُ عَلَى فَرِيسَتِهِ وَالْقِرْنُ عَلَى قِرْنِهِ إِذَا بَرَكَ Ve gece karanusu birden basmak ma’nâsına müsta’meldir; yukâlu: رَبَضَ اللَّيْلُ إِذَا أَلْقَى بِنَفْسِهِ

ربض (rabz)
kelime https://kelime.com/arama/ربض
Osmanlıca Tüm Çekim ve Benzerlerde Arama (-)

Daha fazla sonuç göster
Osmanlıca Tüm Madde Anlamlarında Arama (-)

Daha fazla sonuç göster
MİSAFİR KULLANICI
  • 10 Sözlük İçinde Arama
  • 3 Kelime Günlük Sorgu
  • 2 Hassas Arama Sonucu
  • 2 Benzerlerde Arama Sonucu
  • 2 Anlamlar İçerisinde bulma
  • 2 Metinler İçerisinde bulma
  • 500 Karakter Günlük Çeviri
  • 2 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Yok
  • Kelime Kökeni Yok
  • Gelişmiş Filtre Yok
  • Reklam Gösterimi
ÜCRETSİZ KAYDOL
  • 25 Sözlük İçinde Arama
  • 5 Kelime Günlük Sorgu
  • 4 Hassas Arama Sonucu
  • 4 Benzerlerde Arama Sonucu
  • 4 Anlamlar İçerisinde bulma
  • 4 Metinler İçerisinde bulma
  • 1000 Karakter Günlük Çeviri
  • 3 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Var
  • Kelime Kökeni Var
  • Gelişmiş Filtre Var
  • Reklam Gösterimi Yok
ABONE KURUMLAR
  • 50 Sözlük İçinde Arama
  • 250 Kelime Günlük Sorgu
  • Sınırsız Arama
  • Sınırsız Benzerlerde Arama
  • Sınırsız İçerisinde bulma
  • Sınırsız Metinlerde bulma
  • 10000 Karakter Günlük Çeviri
  • 100 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Var
  • Kelime Kökeni Var
  • Gelişmiş Filtre Var
  • Reklam Gösterimi Yok