âfiyet (عافية)
kelime https://kelime.com/arama/âfiyet
OS / VANKULU LÜGATI-1589 Mehmed Vani. (1729).Âfiyet.Vankulu Lügatı. https://kelime.com/kelime/%C3%A2fiyet/6333545c101dea5b8e0ec537-000000000000000000000000/os/tumu/van Mehmed Vani."Âfiyet." Vankulu Lügatı, 1729, kelime.com, https://kelime.com/kelime/%C3%A2fiyet/6333545c101dea5b8e0ec537-000000000000000000000000/os/tumu/van Mehmed Vani."Âfiyet." Vankulu Lügatı, İstanbul, 1729. Kelime.com. https://kelime.com/kelime/%C3%A2fiyet/6333545c101dea5b8e0ec537-000000000000000000000000/os/tumu/van

اَلْعَافِيَةُ [el-‘âfiyet] (fâ’nın kesri ve yâ’nın tahfîfiyle) Bir ismdir ki mevzi’-i masdara vaz’ olunur, hudây ta’âlâ bendeden muzırr olan nesneyi def’ etmek manâsına; yukâlu: عَافَاهُ عَافِيَةً Ve عَافِيَةٌ ['âfiyet] Tâlib-i rızk olan kimselere dahi derler, gerek insân gerek hayvân gerek tuyûr kısmı olsun. Ve عَافِيَةٌ ['âfiyet] Sulanmağa gelen tâ’ifeye dahi derler, وَارِدَةُ الْمَاءِ ma’nâsına.

Diğer Diller

os: عافية

Çekim ve Türev
(Osmanlıca) Diğer Madde Başlıklarında (5)
âfiyet (عافیت)
kelime https://kelime.com/arama/âfiyet
OS / GENEL OSMANLICA SÖZLÜĞÜ

(a. i.) : sağlık, esenlik. iâde - i âfiyet : hastalığı geçirme, ( bkz. : selâmet, sıhhat).
âfiyet (عافیت)
kelime https://kelime.com/arama/âfiyet
OS / KAMUSİ TÜRKİ-1901

is. ar. Emrâz ve ilelden sâlim ve berî olma, sıhhat, ten-dürüstî: âfiyette olmak, iâde-i âfiyet etmek.
âfiyet (عافیت)
kelime https://kelime.com/arama/âfiyet
OS / KAMUSU’L-MUHİT-1814

اَلْعَافِيَةُ [el-'âfiyet] Gövdesi etli ve semiz nâkaya denir; cem’i عَافِيَاتٌ ['âfiyât] gelir; yukâlu: نَاقَةٌ عَافِيَةُ اللَّحْمِ أَيْ كَثِيرَتُهُ Ve عَافِيَةٌ ['âfiyet] İsm olur, sıhhat ve selâmete denir. Ve sülâsîden masdar olup مُفَاعَلَةٌ [mufâ’alet] bâbında isti’mâl olunur, مُعَافَاتٌ [mu’âfât] ve عِفَاءٌ [‘ifâ’] gibi ki قِتَالٌ [kitâl] veznindedir, ke-mâ se-yuzkeru.
âfiyet (عافیت)
kelime https://kelime.com/arama/âfiyet
OS / REDHOUSE TURKISH AND ENGLISH LEXICON-1890

s. Health.
âfiyet (عافية)
kelime https://kelime.com/arama/âfiyet
OS / VANKULU LÜGATI-1589

اَلْعَافِيَةُ [el-‘âfiyet] (fâ’nın kesri ve yâ’nın tahfîfiyle) Bir ismdir ki mevzi’-i masdara vaz’ olunur, hudây ta’âlâ bendeden muzırr olan nesneyi def’ etmek manâsına; yukâlu: عَافَاهُ عَافِيَةً Ve عَافِيَةٌ ['âfiyet] Tâlib-i rızk olan kimselere dahi derler, gerek insân gerek hayvân gerek tuyûr kısmı olsun. Ve عَافِيَةٌ ['âfiyet] Sulanmağa gelen tâ’ifeye dahi derler, وَارِدَةُ الْمَاءِ ma’nâsına.
Osmanlıca Tüm Çekim ve Benzerlerde Arama (-)

Daha fazla sonuç göster
Osmanlıca Tüm Madde Anlamlarında Arama (-)

Daha fazla sonuç göster
MİSAFİR KULLANICI
  • 10 Sözlük İçinde Arama
  • 3 Kelime Günlük Sorgu
  • 2 Hassas Arama Sonucu
  • 2 Benzerlerde Arama Sonucu
  • 2 Anlamlar İçerisinde bulma
  • 2 Metinler İçerisinde bulma
  • 500 Karakter Günlük Çeviri
  • 2 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Yok
  • Kelime Kökeni Yok
  • Gelişmiş Filtre Yok
  • Reklam Gösterimi
ÜCRETSİZ KAYDOL
  • 25 Sözlük İçinde Arama
  • 5 Kelime Günlük Sorgu
  • 4 Hassas Arama Sonucu
  • 4 Benzerlerde Arama Sonucu
  • 4 Anlamlar İçerisinde bulma
  • 4 Metinler İçerisinde bulma
  • 1000 Karakter Günlük Çeviri
  • 3 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Var
  • Kelime Kökeni Var
  • Gelişmiş Filtre Var
  • Reklam Gösterimi Yok
ABONE KURUMLAR
  • 50 Sözlük İçinde Arama
  • 250 Kelime Günlük Sorgu
  • Sınırsız Arama
  • Sınırsız Benzerlerde Arama
  • Sınırsız İçerisinde bulma
  • Sınırsız Metinlerde bulma
  • 10000 Karakter Günlük Çeviri
  • 100 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Var
  • Kelime Kökeni Var
  • Gelişmiş Filtre Var
  • Reklam Gösterimi Yok