To make the sound expressed by the word hem; hence, to
hesitate in speaking.

The edge or border of a garment or cloth, doubled over and
sewed, to strengthen raveling.

adv. or conj. And also, too.

An utterance or sound of the voice, hem or hm, often
indicative of hesitation or doubt, sometimes used to call attention.

Them

hr. [Fârisîden] 1. İki veya ziyâde şeyin ve ale’l-husûs ezdâdın birlikte bulunduğuna delâletle berâber atf-ı beyân edip ekseriya mükerrer kullanılır: hem sizi hem beni istiyor: hem bilmez hem söylemek istiyor. 2. [yalnız kullanılarak] bir de zâten, şurası da var ki: hem ben size söyledi idim; hem bana kabahat bulamazsınız; hem ne lüzûmu var.

(f. e.) : -dak, deş, -î bir.

Bir kimseyi uyarmak, bir şeyi açıklamak veya anlamı güçlendirmek için “özellikle”, “zaten” anlamlarında kullanılır.

hr. [Fârisîden] 1. İki veya ziyâde şeyin ve ale’l-husûs ezdâdın birlikte bulunduğuna delâletle berâber atf-ı beyân edip ekseriya mükerrer kullanılır: hem sizi hem beni istiyor: hem bilmez hem söylemek istiyor. 2. [yalnız kullanılarak] bir de zâten, şurası da var ki: hem ben size söyledi idim; hem bana kabahat bulamazsınız; hem ne lüzûmu var.

An onomatopoetic word used as an expression of
hesitation, doubt, etc. It is often a sort of voluntary half cough,
loud or subdued, and would perhaps be better expressed by hm.