'asm (عسم)
kelime https://kelime.com/arama/'asm
OS / VANKULU LÜGATI-1589 Mehmed Vani. (1729).'asm.Vankulu Lügatı. https://kelime.com/kelime/'asm/63335cf0101dea5b8e1914f5-6333607e55643b81ff780998/os/tumu/tumu Mehmed Vani."'asm." Vankulu Lügatı, 1729, kelime.com, https://kelime.com/kelime/'asm/63335cf0101dea5b8e1914f5-6333607e55643b81ff780998/os/tumu/tumu Mehmed Vani."'asm." Vankulu Lügatı, İstanbul, 1729. Kelime.com. https://kelime.com/kelime/'asm/63335cf0101dea5b8e1914f5-6333607e55643b81ff780998/os/tumu/tumu

اَلْعُسُومُ [el-'usûm] (zammeteynle) ve اَلْعَسْمُ [el-'asm] ('ayn’ın fethi ve sîn’in sükûnuyla) Bir kavmin içine dâhil olmak; yukâlu: عَسَمَ الرَّجُلُ بِنَفْسِهِ وَسْطَ الْقَوْمِ مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا اقْتَحَمَهُمْ حَتَّى خَالَطَهُمْ غَيْرَ مُكْتَرِثٍ فِي حَرْبٍ كَانَ أَوْ غَيْرَ حَرْبٍ Ve إِكْتِرَاثٌ [iktirâs] kayırmaktır, mübâlât ma’nâsına. Ve عَسْمٌ ['asm] Kesb etmeğe dahi derler; yukâlu: فُلَانٌ يَعْسِمُ أَيْ يَجْتَهِدُ فِي الْأَمْرِ وَيَعْمَلُ نَفْسَهُ فِيهِ ve عَسْمٌ [‘asm] Tama’ etmeğe dahi derler; yukâlu: هَذَا الْأَمْرُ لَا يُعْسَمُ فِيهِ أَيْ لَا يُطْمَعُ فِي مُغَالَبَتِهِ وَقَهْرِهِ

Diğer Diller

os: عسم

Çekim ve Türev
(Osmanlıca) Diğer Madde Başlıklarında (3)
'asm (عثم)
kelime https://kelime.com/arama/'asm
OS / KAMUSU’L-MUHİT-1814

اَلْعَشْمُ [el-'aşm] ('ayn’ın fethiyle) Deve semirmeğe yüz tutmak ma’nâsınadır; yukâlu: عَشَمَ بَعِيرُكَ عَشْمًا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ إِذَا أَخَذَ فِيهِ السِّمَنُ
'asm (عثم)
kelime https://kelime.com/arama/'asm
OS / VANKULU LÜGATI-1589

اَلْعَثْمُ [el-'asm] (‘ayn’ın fethi ve sâ’-i müsellesenin sükûnu ile) Ufanık kemik eğri sarılmak.Ve ufanık kemiği eğri sarmak; yukâlu: عَيَمَ الْعَظْمُ الْمَكْسُورُ إِذَا انْجَبَرَ عَلَى غَيْرِ اسْتِوَاءٍ وَعَثَمْتُهُ أَنَا يَتَعَدَّى وَلَا يَتَعَدَّى Ve عَثْمٌ ['asm] 'Avret mezâdeyi ya’nî dağarcığı seyrek dikmeğe dahi derler; yukâlu: عَثَمَتِ الْمَرْأَةُ الْمَزَادَةَ إِذَا خَرَزَتْهَا غَيْرَ مُحْكَمٍ
'asm (عصم)
kelime https://kelime.com/arama/'asm
OS / VANKULU LÜGATI-1589

اَلْعَصْمُ [el-'asm] ('ayn’ın fethi ve sâd’ın sükûnuyla) Kesb etmek; tekûlu: عَصَمَ يَعْصِمُ عَصْمًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا اكْتَسَبَ
Osmanlıca Tüm Çekim ve Benzerlerde Arama (-)

Daha fazla sonuç göster
Osmanlıca Tüm Madde Anlamlarında Arama (-)

Daha fazla sonuç göster
MİSAFİR KULLANICI
  • 10 Sözlük İçinde Arama
  • 3 Kelime Günlük Sorgu
  • 2 Hassas Arama Sonucu
  • 2 Benzerlerde Arama Sonucu
  • 2 Anlamlar İçerisinde bulma
  • 2 Metinler İçerisinde bulma
  • 500 Karakter Günlük Çeviri
  • 2 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Yok
  • Kelime Kökeni Yok
  • Gelişmiş Filtre Yok
  • Reklam Gösterimi
ÜCRETSİZ KAYDOL
  • 25 Sözlük İçinde Arama
  • 5 Kelime Günlük Sorgu
  • 4 Hassas Arama Sonucu
  • 4 Benzerlerde Arama Sonucu
  • 4 Anlamlar İçerisinde bulma
  • 4 Metinler İçerisinde bulma
  • 1000 Karakter Günlük Çeviri
  • 3 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Var
  • Kelime Kökeni Var
  • Gelişmiş Filtre Var
  • Reklam Gösterimi Yok
ABONE KURUMLAR
  • 50 Sözlük İçinde Arama
  • 250 Kelime Günlük Sorgu
  • Sınırsız Arama
  • Sınırsız Benzerlerde Arama
  • Sınırsız İçerisinde bulma
  • Sınırsız Metinlerde bulma
  • 10000 Karakter Günlük Çeviri
  • 100 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Var
  • Kelime Kökeni Var
  • Gelişmiş Filtre Var
  • Reklam Gösterimi Yok