نعل (ne'al)
kelime https://kelime.com/arama/نعل

اَلنَّعَلُ [en-ne’al] (fethateynle) نَعْلٌ [na’l] giymek; tekûlu: نَعِلْتُ مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ

Diğer Diller

tr: ne'al

Çekim ve Türev
(Osmanlıca) Diğer Madde Başlıklarında (8)
نعل (na'l)
kelime https://kelime.com/arama/نعل
نعل (na'l)
kelime https://kelime.com/arama/نعل
OS / KAMUSU’L-MUHİT-1814

اَلنَّعْلُ [en-na’l] (nûn’un fethi ve ‘ayn’ın sükûnuyla) Ayağı yere çıplak dokunmaktan hıfz edecek nesneye denir ki ayakkabı ve papuç ta’bîr olunur, Fârisîde pây-efzâr derler, envâ’ına şâmildir, her mahalde bir gûne dikip ayaklarına giyerler. Ve Türkîde nalın dedikleri ki çamurlukta giyilir, نَعْلَيْنِ [na’leyn] muharrefidir. Ve نَعْلٌ [na’l] kelimesi mü’ennestir ve hâ’yla نَعْلَةٌ [na’let] dahi lügattır; cem’i نِعَالٌ [ni’âl] gelir nûn’un kesriyle. Zâhiren نَعْلَةٌ [na’let]teki hâ’ vahdetiyyedir. Ve muhaddisînden huseyn b. Ahmed b. talha ve İshâk b. Muhammed ve Ebû 'Alî b. Dûmâ en-Ni’âliyyûn نِعَالٌ [ni’âl] 'ameline mensûblardır. Ve نَعْلٌ [na’l] Kılıç kınının diplik ta’bîr olunan demirine denir; yukâlu: لِسَيْفِهِ نَعْلٌ أَيْ حَدِيدَةٌ تَكُونُ فِي أَسْفَلِ غِمْدِهِ Ve çakılları parlak pek ve por yere denir ki nebât bitirmez ola; yukâlu: سَلَكُوا نَعْلًا مِنَ الْأَرْضِ وَهِيَ قِطْعَةٌ غَلِيظَةٌ مِنْهَا يَبْرُقُ حَصَاهَا وَلَا تُنْبِتُ Ve zelîl ve hâkisâr adama denir ki herkes pâymâl eder ola; yukâlu: مَا كُنْتُ نَعْلًا أَيْ ذَلِيلًا أُوطَأُ كَمَا تُوطَأُ الْأَرْضُ Ve kûşe-i kemân sırtına sarılan sinire denir ki zâg ta’bîr olunur, 'alâ-kavlin kemânın bütün arkasına sardıkları deriye denir; yukâlu: لِقَوْسِهِ نَعْلٌ أَيْ عَقَبٌ يُلْبَسُ عَلَى ظَهْرِ سِيَتِهَا أَوْ جِلْدٌ عَلَى ظَهْرِ الْقَوْسِ كُلِّهِ Ve zevceye ıtlâk olunur; yukâlu: خَلَعَ نَعْلَهُ أَيْ زَوْجَتَهُ Ve çiftçilerin saban demirine denir. Ve bir cins balık adıdır ki başı yumru olur. Ve Şatib nâm dağın başında bir palanka adıdır. Ve davar ayağına kakılan demire denir ki نَعْلٌ [na’l] muharrefi nal ta’bîr olunur, davarın papucu yerindedir. Ve نَعْلٌ [na’l] Masdar olur, bir adama ayakkabı bağışlamak ma’nâsınadır; yukâlu: نَعَلَهُمْ نَعْلًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ إِذَا وَهَبَ لَهُمُ النِّعَالَ Ve davarı nallamak ma’nâsınadır; yukâlu: نَعَلَ الدَّابَّةَ إِذَا أَلْبَسَهَا النَّعْلَ

نعل (nalbaha)
kelime https://kelime.com/arama/نعل
Osmanlıca Tüm Çekim ve Benzerlerde Arama (-)

Daha fazla sonuç göster
Osmanlıca Tüm Madde Anlamlarında Arama (-)

Daha fazla sonuç göster
MİSAFİR KULLANICI
  • 10 Sözlük İçinde Arama
  • 3 Kelime Günlük Sorgu
  • 2 Hassas Arama Sonucu
  • 2 Benzerlerde Arama Sonucu
  • 2 Anlamlar İçerisinde bulma
  • 2 Metinler İçerisinde bulma
  • 500 Karakter Günlük Çeviri
  • 2 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Yok
  • Kelime Kökeni Yok
  • Gelişmiş Filtre Yok
  • Reklam Gösterimi
ÜCRETSİZ KAYDOL
  • 25 Sözlük İçinde Arama
  • 5 Kelime Günlük Sorgu
  • 4 Hassas Arama Sonucu
  • 4 Benzerlerde Arama Sonucu
  • 4 Anlamlar İçerisinde bulma
  • 4 Metinler İçerisinde bulma
  • 1000 Karakter Günlük Çeviri
  • 3 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Var
  • Kelime Kökeni Var
  • Gelişmiş Filtre Var
  • Reklam Gösterimi Yok
ABONE KURUMLAR
  • 50 Sözlük İçinde Arama
  • 250 Kelime Günlük Sorgu
  • Sınırsız Arama
  • Sınırsız Benzerlerde Arama
  • Sınırsız İçerisinde bulma
  • Sınırsız Metinlerde bulma
  • 10000 Karakter Günlük Çeviri
  • 100 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Var
  • Kelime Kökeni Var
  • Gelişmiş Filtre Var
  • Reklam Gösterimi Yok