قمع (kima')
kelime https://kelime.com/arama/قمع
OS / KAMUSU’L-MUHİT-1814 Firuzabadi (1814).قمع.Ahmed Asım (çev.),Kamusu’l-Muhit. https://kelime.com/kelime/%D9%82%D9%85%D8%B9/63335486101dea5b8e0fc8fb-63335d2107ef266044b3c721/os/tumu/tumu Firuzabadi."قمع." Kamusu’l-Muhit, çev. Ahmed Asım,1814, kelime.com, https://kelime.com/kelime/%D9%82%D9%85%D8%B9/63335486101dea5b8e0fc8fb-63335d2107ef266044b3c721/os/tumu/tumu Firuzabadi."قمع." Kamusu’l-Muhit, çev. Ahmed Asım,İstanbul, 1814. Kelime.com. https://kelime.com/kelime/%D9%82%D9%85%D8%B9/63335486101dea5b8e0fc8fb-63335d2107ef266044b3c721/os/tumu/tumu

اَلْقِمْعُ [el-kim’] (kâf’ın kesriyle) ve اَلْقِمَعُ [el-kima’] (عِنَبٌ [‘ineb] vezninde) Bunlar da hurmâ dânesinin dibinde kehrübâ tarzında yapışık pula denir. Ve dühn makûlesi vaz’ olunacak kabın ağzına sokulan huniye denir.

Diğer Diller

tr: kima'

Çekim ve Türev
(Osmanlıca) Diğer Madde Başlıklarında (10)
قمع (kama‘)
kelime https://kelime.com/arama/قمع
OS / REDHOUSE TURKISH AND ENGLISH LEXICON-1890

s. A certain disease of the eye, with swelling and inflammation.

قمع (kama')
kelime https://kelime.com/arama/قمع
OS / KAMUSU’L-MUHİT-1814

اَلْقَمَعُ [el-kama’] (fethateynle) Havâda toz ve duman şeklinde görünen nesneye denir ki pusarık ta’bîr olunur; yukâlu: مَا هَذَا الْقَمَعُ فِي السَّمَاءِ وَهُوَ كَالْعَجَاجِ يَثُورُ فِي السَّمَاءِ Ve boğazda boğurtlağın ucuna, 'alâ-kavlin boğum başına denir ki akciğere nefes girecek mecrâdan 'ibârettir. Ve gözde kirpik diplerinde çıkan hurde sivilcelere denir, 'alâ-kavlin gözün pınarı fâsid olmakla kıpkızıl olmak yâhûd gözün pınarının eti şişip gömgök olmak yâhûd göze 'ameş ‘ârız olmakla nûru fersiz za’îf olmak ma’nâsınadır; yukâlu: قَمِعَتْ عَيْنُهُ قَمَعًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا فَسَدَ مُوقُهَا وَاحْمَرَّ أَوْ كَمِدَ لَحْمُ مُوقِهَا وَوَرِمَ أَوْ عَمِشَ وَقَلَّ نَظَرُهَا Ve atın art ayağının siniri başı kaba ve kalın olmak ma’nâsınadır ki me’âyîbdendir; yukâlu: قَمِعَ عُرْقُوبُ الْفَرَسِ إِذَا غَلُظَ رَأْسُهُ Ve atın bir dizi âherinden yoğun olmak ma’nâsınadır; yukâlu: قَمِعَ الْفَرَسُ إِذَا غَلُظَتْ إِحْدَى رُكْبَتَيْهِ عَنِ الْأُخْرَى Ve قَمَعٌ [kama’] Boğazda hancerede olan yumruca küçük kemikçeğize denir. Ve deve köşeğinin hörgücü yağ bağlayıp kabarıp kalkmak ma’nâsınadır; yukâlu: قَمِعَ الْفَصِيلُ إِذَا أَجْذَى فِي سَنَامِهِ وَتَمَكَ فِيهِ الشَّحْمُ Ve devâyı süfûf olarak ağza atmak ma’nâsınadır; yukâlu: قَمِعَ الدَّوَاءَ إِذَا قَمِحَهُ Ve göze düşmüş çörçöp ve toz makûlesini hâtem kulpuyla ve sâ’ir nesne ile çıkarmak ma’nâsınadır; yukâlu: قَمِعَتْ عَيْنُهُ إِذَا وَقَعَ فِيهَا الْقَذَى فَاسْتُخْرِجَ بِالْخَاتَمِ

قمع (kam’)
kelime https://kelime.com/arama/قمع
قمع (kam')
kelime https://kelime.com/arama/قمع
OS / GENEL OSMANLICA SÖZLÜĞÜ

(a. i.) : ezme, kırma; zaptetme.

Osmanlıca Tüm Çekim ve Benzerlerde Arama (-)

Daha fazla sonuç göster
Osmanlıca Tüm Madde Anlamlarında Arama (-)

Daha fazla sonuç göster
MİSAFİR KULLANICI
  • 10 Sözlük İçinde Arama
  • 3 Kelime Günlük Sorgu
  • 2 Hassas Arama Sonucu
  • 2 Benzerlerde Arama Sonucu
  • 2 Anlamlar İçerisinde bulma
  • 2 Metinler İçerisinde bulma
  • 500 Karakter Günlük Çeviri
  • 2 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Yok
  • Kelime Kökeni Yok
  • Gelişmiş Filtre Yok
  • Reklam Gösterimi
ÜCRETSİZ KAYDOL
  • 25 Sözlük İçinde Arama
  • 5 Kelime Günlük Sorgu
  • 4 Hassas Arama Sonucu
  • 4 Benzerlerde Arama Sonucu
  • 4 Anlamlar İçerisinde bulma
  • 4 Metinler İçerisinde bulma
  • 1000 Karakter Günlük Çeviri
  • 3 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Var
  • Kelime Kökeni Var
  • Gelişmiş Filtre Var
  • Reklam Gösterimi Yok
ABONE KURUMLAR
  • 50 Sözlük İçinde Arama
  • 250 Kelime Günlük Sorgu
  • Sınırsız Arama
  • Sınırsız Benzerlerde Arama
  • Sınırsız İçerisinde bulma
  • Sınırsız Metinlerde bulma
  • 10000 Karakter Günlük Çeviri
  • 100 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Var
  • Kelime Kökeni Var
  • Gelişmiş Filtre Var
  • Reklam Gösterimi Yok