عين
kelime https://kelime.com/arama/عين
AR / GENEL ARAPÇA SÖZLÜĞÜ Komisyon. (t.y.).عين.Genel Arapça Sözlüğü. https://kelime.com/kelime/%D8%B9%D9%8A%D9%86/63335a81101dea5b8e12eb66-63335a81d09b937502f86423/tumu/tumu/tumu Komisyon."عين." Genel Arapça Sözlüğü, t.y., kelime.com, https://kelime.com/kelime/%D8%B9%D9%8A%D9%86/63335a81101dea5b8e12eb66-63335a81d09b937502f86423/tumu/tumu/tumu Komisyon."عين." Genel Arapça Sözlüğü. İstanbul, t.y. Kelime.com. https://kelime.com/kelime/%D8%B9%D9%8A%D9%86/63335a81101dea5b8e12eb66-63335a81d09b937502f86423/tumu/tumu/tumu

Pınar, casus, göz, nazar, gözcü, delik, memba, peşin para, kaynak. Az kullanılan anlamları ise şunlardır; (müe.) [cogul] عُيُونٌ، أَعْيُنٌ، أَعْيَانٌ göz, ajan, ağ, bir şeyin en güzel yanı, ileri gelen kişi (أَعْيُنٌ), nakit para, ileri gelen, öz (أَعْيُنٌ), maddi para (أَعْيُنٌ), görme gücü, saygın, peşin para (أَعْيُنٌ), görüş, mal, tanınmış, mülk, yüksek mevki sahibi, emlak, vip, servet, birşeyin en güzeli, yelken bezinde ip geçen delik, herşeyin kendisi, açıklık, maddi, şeref, keşfe çıkan, bir şeyden hazır olan, öz, insan, kem göz.

Diğer Diller

Çekim ve Türev
(Tüm) Diğer Madde Başlıklarında (9)
kelime https://kelime.com/arama/عين
AR / GENEL ARAPÇA SÖZLÜĞÜ

Çabuk ağlayan, sulugöz, çok ağlayan.

kelime https://kelime.com/arama/عين
AR / GENEL ARAPÇA SÖZLÜĞÜ

Bizzat, kendisi.

عين (ayn)
kelime https://kelime.com/arama/عين
OS / VANKULU LÜGATI-1589

ذُو الْعُيَيْنَتَيْنِ [zu’l-'uyeyneteyn] (‘ayn’ın kezâlik zammı ve yâ’-i evvelin fethi ve sânînin sükûnuyla) Câsûs; ma’nâ-yı mezbûrdan me’hûzdur; وَلَا تَقُلْ ذُو الْعُوَيْنَتَيْنِ Ve عَيْنٌ ['ayn] Pınar gözüne dahi derler. Ve عَيْنٌ ['ayn] Diz gözüne dahi derler ki o dizin mukaddeminde olan çukur yerdir ki incik üzerindedir. Ve عَيْنٌ ['ayn] Cirm-i şemse dahi derler. Ve عَيْنٌ ['ayn] Gözcüye ve câsûsa dahi derler. Ve عَيْنٌ ['ayn] Altına [derler]. Ve عَيْنٌ ['ayn] Nakd olan altına ve akçeye dahi derler. Ve عَيْنُ عُنَّةٍ ['aynu 'unnet] ('ayn’ın zammı ve nûn’un teşdîdiyle) Âşikâre sen bir kimseyi görmen ve o seni görmemek ma’nâsına gelir; tekûlu: لَقِيتُهُ عَيْنَ عُنَّتِهِ إِذَا رَأَيْتَهُ عَيَانًا وَلَمْ يَرَكَ Ve عَمْدُ عَيْنٍ ['amdu 'ayn] Bir nesneyi 'an-kasd etmeğe derler; tekûlu: فَعَلْتُ ذَاكَ عَمْدَ عَيْنٍ إِذَا تَعَمَّدْتَهُ بِجِدٍّ وَيَقِينٍ Ve عَمْدًا عَلَى عَيْنٍ dahi bu ma’nâyadır. Ve أَوَّلَ عَيْنٍ [evvele 'ayn] قَبْلَ كُلِّ شَيْءٍ ma’nâsına gelir; tekûlu: لَقِيتُهُ أَوَّلَ عَيْنٍ إِذَا صَارَفْتَهُ قَبْلَ كُلِّ شَيْءٍ Ve عَيْنُ الشَّيْءِ [‘aynu’ş-şey’] Bir nesnenin hayrlısına derler. Ve عَيْنُ الشَّيْءِ [‘aynu’ş-şey’] Bir nesnenin nefsine dahi derler; yukâlu: هُوَ هُوَ عَيْنًا وَهُوَ هُوَ بِعَيْنِهِ وَيُقَالُ لَا آخُذُ إِلَّا دِرْهَمِي بِعَيْنِهِ Ve fi’l-meseli: “إِنَّ الْجَوَادَ عَيْنُهُ فُرَارُهُ” Ya’nî “İyi atın 'aynına nazar, dişin yoklamak mesabesindedir” ki فُرَارٌ [furâr] zamm-ı fâ’yla davarın dişin görmektir. Ve بُعْدُ عَيْنٍ [bu’du 'ayn] bu’d-i mu’âyene ma’nâsına gelir; tekûlu: لَا أَطْلُبُ أَثَرًا بَعْدَ عَيْنٍ أَيْ بَعْدَ مُعَايَنَةٍ Ve عَيْنٌ ['ayn] Ehad ma’nâsına dahi gelir; yukâlu: مَا بِهَا عَيْنٌ أَيْ أَحَدٌ Ve عَيْنٌ ['ayn] Nâstan bir cemâ’at ma’nâsına da gelir; yukâlu: بَلَدٌ قَلِيلُ الْعَيْنِ أَيْ قَلِيلُ النَّاسِ Ve عَيْنٌ ['ayn] Kıble-i 'Irâk’ın sağ cânibine dahi derler; yukâlu: نَشَأَتِ السَّحَابَةُ مِنْ قِبَلِ الْعَيْنِ أَيْ مِنْ جَانِبِ الْيَمِينِ Ve عَيْنٌ ['ayn] 'Ale’d-devâm yağan yağmura dahi derler. Ve أَوَّلَ عَيْنٍ [evvele 'ayn] İbtidâ ma’nâsına dahi gelir; yukâlu: لَقِيتُهُ أَوَّلَ عَيْنٍ أَيْ أَوَّلَ شَيْءٍ Ve bununla bundan akdem zikr olunan قَبْلَ كُلِّ شَيْءٍ ma’nâsının farkı vardır, te’emmül oluna. Ve أَسْوَدُ الْعَيْنِ [Esvedu’l-'Ayn] Bir dağın 'alemidir. Ve رَأْسُ عَيْنٍ [Re’su 'Ayn] Bir şehrin ismidir. Ve terâzûnun bir cânibine mâ’il olmasına dahi عَيْنٌ ['ayn] derler; yukâlu: في الميزان عين إذا لم يكن مستويا Ve ammâ terâzû keffesine عين ['ayn] ıtlâk olunmak, nitekim Muhezzebu’l-Esmâ’da tasrîh olunmuşturve beyne’n-nâs meşhûrdur, onun sıhhatinde kelâm vardır, zîrâ sıhâh’ta ve kâmûs’ta musarrah olan 'adem-i istivâ ma’nâsıdır fakat. Ve عَيْنٌ ['ayn] Hey’ete ve manzara dahi derler, ke-mâ kâle’l-haccâc li’l-hasen: “لَعَيْنُكَ أَكْبَرُ مِنْ أَمَدِكَ” يَعْنِي مَنْظَرُكَ أَكْبَرُ مِنْ سِنِّكَ Ve عَيْنٌ ['ayn] Hurûf-ı mukatta’adan birine dahi derler. Ve عَبْدُ عَيْنٍ ['abdu 'ayn] Şol kimseye derler ki nazarında oldukça 'ubudiyyet izhâr ede ve gâ’ib oldukta etmeye; yukâlu: هُوَ عَبْدُ عَيْنٍ أَيْ هُوَ كَالْعَبْدِ لَكَ مَا دُمْتَ تَرَاهُ فَإِذَا غِبْتَ فَلَا Ve أَنْتَ عَلَى عَيْنِي Bir kelâmdır ki ikrâmda ve hıfzda isti’mâl olunur. Kâlallâhu ta’âlâ: ﴿وَلِتُصْنَعَ عَلَى عَيْنِي﴾ (طه، 39) Ve عَيْنٌ ['ayn] Deride olan yufka dâ’ireye dahi derler ki bu 'ayb 'add olunur; yukâlu: بِالْجِلْدِ عَيْنٌ وَهِيَ دَوَائِرُ رَقِيقَةٌ وَذَلِكَ عَيْبٌ فِيهِ

Tüm Tüm Çekim ve Benzerlerde Arama (-)

Daha fazla sonuç göster
Tüm Tüm Madde Anlamlarında Arama (-)

Daha fazla sonuç göster
MİSAFİR KULLANICI
  • 10 Sözlük İçinde Arama
  • 3 Kelime Günlük Sorgu
  • 2 Hassas Arama Sonucu
  • 2 Benzerlerde Arama Sonucu
  • 2 Anlamlar İçerisinde bulma
  • 2 Metinler İçerisinde bulma
  • 500 Karakter Günlük Çeviri
  • 2 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Yok
  • Kelime Kökeni Yok
  • Gelişmiş Filtre Yok
  • Reklam Gösterimi
ÜCRETSİZ KAYDOL
  • 25 Sözlük İçinde Arama
  • 5 Kelime Günlük Sorgu
  • 4 Hassas Arama Sonucu
  • 4 Benzerlerde Arama Sonucu
  • 4 Anlamlar İçerisinde bulma
  • 4 Metinler İçerisinde bulma
  • 1000 Karakter Günlük Çeviri
  • 3 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Var
  • Kelime Kökeni Var
  • Gelişmiş Filtre Var
  • Reklam Gösterimi Yok
ABONE KURUMLAR
  • 50 Sözlük İçinde Arama
  • 250 Kelime Günlük Sorgu
  • Sınırsız Arama
  • Sınırsız Benzerlerde Arama
  • Sınırsız İçerisinde bulma
  • Sınırsız Metinlerde bulma
  • 10000 Karakter Günlük Çeviri
  • 100 Kelime Günlük Çözümle
  • Kelime Özellikleri Var
  • Kelime Kökeni Var
  • Gelişmiş Filtre Var
  • Reklam Gösterimi Yok