a. & s., fem. خمسە Five.

s. A space of five days.

Beşte bir.

اَلْخِمْسُ [el-hims] (hâ’nın kesriyle) Deve kısmının susuz kaldığı günlerden bir güne denir ki üç gün otlakta kalıp dördüncü gün suya gelmektir. Şirb-i evvel mahsûbdur, niteki عِشْرٌ [‘işr] mâddesinde dahi böylecedir; yukâlu: اَلْخِمْسُ شَرُّ الْأَظْمَاءِ وَهُوَ أَنْ تَرْعَى ثَلاَثَةَ أَيَّامٍ وَتَرِدَ الرُّبْعَ وَهِيَ إِبِلٌ خَوَامِسُ Ve خِمْسٌ [hims] Bir recül adıdır. Ve Yemen mülûkundan birinin adıdır ki خِمْسٌ [hims] dedikleri kumaşı ibtidâ kendisi için ihtirâ’ eylediler. Ve şol beyâbâna denir ki suyu ba’îd olmakla develerin suya gelmeleri yevm-i şürblerinden başka dördüncü günde ola.

Beşte bir.

Beş.

(a. s. c. : ahmâs) : beşte bir, beş bölükte bir bölük.

(a. s.) : beş; dörtten sonra gelen sayı. Bilâd-ı hamse : beş şehir.

Beş kat yapmak, beşgen yapmak, beşe ayırmak. Az kullanılan anlamları ise şunlardır; beşlemek.

iz. ar. Beşte bir, bir şeyin beş cüz’de bir cüz’ü.